Hepimiz yargılama sürecinin çok yavaş olmasından mustaribiz. Bunun birçok sebebi var. Birikmiş dosyalar, karmaşık konular, kadro yetersizliği ve saymakla bitirilemeyecek daha pek çok konu.
- yüzyılda teknolojinin ve bilimin bu kadar ilerlediği bir dönemde teknolojik imkanlardan yararlanmamak ancak çok geri kalmış Devletlere mahsus bir şey değil midir?
Herhangi bir işi hakkaniyetli, hukuka uygun ve gıyapta olmamak üzere yapmak için yapılan birçok işlem YAVAŞLIĞI da beraberinde getirmesinden dolayı aslında asıl HAKKANİYETSİZLİĞİ sistemin kendisi yaratıyor.
Şahitsinizdir: bazı kimseler bir yargılama süreci içine dahil olur ancak karar onun vefatından sonra gelir.
Derler ki “Bürokratik işler yavaş yürür”
Ancak benim yıllardır katılmadığım ve çok ciddi olarak karşı olduğum külliyen bir uydurmadır bu.
Yavaş olan bürokratik iş değil, bu süreci yöneten kimseler ve sistemin kendisidir. Siz mesleğinizi gereği gibi icra etmiyorsanız ya da mesleklerin gerektiği gibi icra edilmesi için yeterli mevzuatlar ile denetlemeleri düzenlemiyorsanız bu Yasamanın yetersizliğidir.
Devletin elindeki gerek ekonomik gerekse teknolojik imkanlar hangi bireyin elinde mevcut?
Ulusal yargı ağı projesi olarak adlandırılan UYAP Türk Yargı Sistemine çok ciddi hız kazandırmadı mı? Teknolojik imkanlar kullanıldı ve harika bir proje olan UYAP meydana getirildi. Bu sayede kaybolan dosyalar, gereksiz kağıt ve zaman israfı ve pek çok gereksiz iş ile işlemler rafa kaldırıldı.
Normal, adli ve idari tebligatların artık fiziki olarak yapılması sizce de çağımıza göre çok geri kalmış bir yöntem değil midir?
Neymiş efendim “tebligat bilinen son adrese yapılır, muhatap o adreste bulunamazsa Mernis adresine yani adres kayıt sisteminde görünen adresine tebligat yapılır ancak adres kaydı yoksa ilanen tebligat yapılır. Muhatabın adres kaydı var ancak yine de muhataba ulaşılamazsa Tebligat Kanunu madde 21/2 gereğince söz konusu evrak muhtara tebliğ edilir.”
Ben yazarken yoruldum bir de bu sürecin nasıl yavaş ilerlediğini sizler düşünün…
Maalesef tebligat süreci günler, haftalar, aylar sürebiliyor ancak üstüne bir de tebligatın usulsüz olarak yapılması tüm sürecin iptal olmasına da ayrıca yol açıyor. Bu sistemin çok acilen değiştirilmesi gerekiyor.
Peki tebligat sürecini hızlandırmak için neler yapılabilir?
Bu konuyu özellikle hukukçuların olduğu bazı sosyal mecralarda paylaştığımda aldığım cevaplar şöyle oldu:
-X ilimizin dağ köyündeki vatandaş nerden bilsin teknolojiyi.
-Benim annem, dedem hala tuşlu telefon kullanıyor. Herkes teknolojiyi kullanamıyor.
-Çoğu avukatın UETS adresi bile yokken bu nasıl olacak?
-Bizim ülke için ütopya bir fikir.
-Bankamatik sırası alamayan insanlar var.
-Bu dediğiniz 50 yıl sonra mümkün olabilir.
Şu an toplumun %73’ünden fazlası akıllı telefon, bilgisayar, tablet ve pek çok teknolojik alet kullanabiliyor. Yanlış bilmiyorsam 40 milyon kişinin de UYAP şifresi var.
Evet, düşüncelere saygım sonsuz. Ancak yargılama sürecini hızlandırmak için ne yapalım 50 yıl bekleyelim mi yani?
Ben teknoloji uzmanı değilim.
Devlet pekâlâ teknoloji uzmanlarını bir araya getirip, basit bir kullanımı olan TEBLİGAT CİHAZI üretebilir.
Bu cihazın adı da “TebC” olsun mesela.
Tuşu olmasın ve ufacık usb boyutunda, ekranı olan, “tebligatınız var” diye bildirimin gönderilebileceği bir cihaz olsun ve herhangi bir teknolojik cihaza takıldığında çıktı alınabilsin. Herkesin hiçbir işlem yapmadan doğrudan bilgi alabileceği bir cihaz olsun yani.
Bu cihazı e-posta, e-devlet, uets, kep gibi dijital iletişim adreslerini kullanamayan ya da talep eden kimselere 20 TL karşılığında verilsin.
Teknolojiyi kullanamayan kimselerin göreceği tek şey “tebligatınız var” bildirimi.
Bu üretilemez mi? …
Aylar, yıllar süren bu süreç saniyelere inecekken biz neyi bekliyoruz?
Saygı ve Sevgilerimle…